Doç. Dr. Aslıhan GÜRÜN KAYA, Prof. Dr. Akın KAYA
Özet
Diyafram ultrasonografisi, son yıllarda göğüs hastalıkları ve yoğun bakım pratiğinde giderek daha fazla önem kazanan, non-invaziv ve yatak başı uygulanabilen bir görüntüleme yöntemidir. Diyaframın anatomisi ve fizyolojisine dair temel bilgiler eşliğinde bu yöntem; diyafram zayıflığı, paralizi, mekanik ventilasyon sürecindeki izlem, zorlu ekstübasyon vakalarının değerlendirilmesi ve nöromüsküler hastalıkların tanısında kullanılır. Teknik olarak subkostal, interkostal, posterior subkostal ve subksifoid yaklaşımlar ile uygulanabilen diyafram ultrasonu, özellikle M-modu ve B-modu ile diyafram hareketi ve kalınlığı gibi önemli parametreleri ölçme imkânı sunar. Diyafram kalınlığı (Tdi), kalınlaşma fraksiyonu (TF) ve ekskürsiyon gibi parametreler yardımıyla hem fonksiyonel hem de yapısal değerlendirme yapılabilir. Kritik hastalarda TF < %20 ya da DE < 10 mm gibi eşik değerler, diyafram disfonksiyonunun belirlenmesinde önem taşır. Yöntem, yüksek güvenilirliğe sahip olsa da operatör bağımlılığı, hasta faktörleri ve teknik sınırlılıklar gibi bazı kısıtlılıklar içermektedir. Son yıllarda geliştirilen elastografi, speckle tracking, otomatik ölçüm yazılımları ve yapay zekâ destekli algoritmalar ile bu yöntemin doğruluğu ve yaygınlığı artmaktadır. Diyafram ultrasonu, yoğun bakım ve solunum sistemi hastalıklarında tanı, izlem ve tedavi planlamasında önemli katkılar sunan, potansiyeli yüksek bir görüntüleme tekniğidir.